Gazze’den tarihin yaralı çiçeğinden ; binlerce yıldır hayatla dolu olan, barışı seven ve yenilgiye boyun eğmeyen şehirden; kültürün, insanlığın ve tarihin merkezi olan, insan yetenekleri, arkeolojik eserleri ve tarihi olaylarını zengin bir karışımını kucaklayan. dünya insanlık mirasının ayrılmaz bir parçası olan şehirden sesleniyoruz.
Bugün, Gazze’nin geçmişini, bugününü ve geleceğini çocuklarını, kadınlarını, yaşlılarını ve gençlerini; camilerini, kiliselerini ve tarihi simgelerini tehdit eden ciddi bir tehlikeyle karşı karşısındayız. Bu tehlike, tüm uluslararası ve insani ilkelere aykırı davranan, sistematik yıkım planı çerçevesinde hareket eden işgalci bir güç tarafından oluşturulmuştur. Rafah’ta, kuzey bölgelerde ve Han Yunus’ta yaşanan yıkım ve zorla yerinden edilme, Gazze’de uygulanmak istenen daha büyük bir felaketin sadece başlangıcıdır. Bu durum, tüm uluslararası sözleşmelerin açık ihlali, uluslararası insancıl hukukun yasakladığı ve hiçbir askeri gerekçesi olmayan toplu cezalandırma suçunun işlenmesidir.
Gazze şehrinin işgali ve yıkımı, zorla göç ettirme, altyapının ve kamu hizmetlerinin yok edilmesi, tarihi ve kültürel mirasın silinmesi; bölgesel ve uluslararası barışa ve güvenliğe yönelik bir saldırı, ortak insanlık mirasına karşı işlenen bir suçtur. Dünya bu saldırı karşısında sessiz veya seyirci kalmamalı. Böyle bir saldırganlık, siyasi manevraların ya da soykırım suçlarının bedeli olamaz. Gazze ve halkı, asla siyasi hedefler uğruna bir baskı ya da pazarlık konusu yapılmamalıdır.
Kentin işgal, yıkım ve kitlesel zorla yerinden edilme tehlikesi karşısında, insanlığın vicdanlarını, özgür halkları ve Gazze'nin dost ve sevdiklerini, işgalin planladığı felaketi önlemek için Gazze yanında durmaya ve mümkün olan yollarla savunmaları için çağrıda bulunuyoruz.
Birleşmiş Milletler, Uluslararası Adalet Divanı, bölgesel ve uluslararası örgütler ve tüm ülkeleri, toplu ve bireysel olarak, Gazze'ye yönelik her türlü işgali durdurmak, sivillerin korunmasını sağlamak, yıkımı durdurmak ve yardımların girişini ve hareket özgürlüğünü sağlamak için tüm geçiş noktalarını ve sınırları derhal açmak üzere acil ve ciddi adımlar atmaya çağırıyoruz.
Ayrıca tüm medya kuruluşlarını, insanlık tarihinin bu karanlık sayfasının sessizlik örtüsü altında daha fazla yaşanmaması için yayınlarını daha yoğun hale getirerek gerçekleri dünyaya aktarmaya çağırıyoruz.
Anka kuşu Gazze, geçici bir savaş alanı değildir. o, yaşamı seven ve halkı kararlılığın ve yeniden inşanın en yüce örneklerini temsil eden bir şehirdir. On yıllar boyunca yeniden inşa etme iradesinin her türlü yıkımdan daha güçlü olduğunu ve onurlu bir yaşam hakkının pazarlık konusu olmadığını kanıtlamıştır.
Bugün, bu saldırı ve soykırımın derhal sona erdirilmesini, tüm sınır ve geçişlerin açılmasını, sınırsız hareket özgürlüğünün sağlanmasını ve Gazze’ye hayatın acilen geri getirilmesini yüksek sesle talep ediyorlar.